Haciz tarihi itibariyle, borçlunun daha mütevazı bir İstanbul bölgesine alabileceği değer, yukarıda belirtilen ilke ve kuralları net, net ve tek sayı olarak değerlendirilerek belirlenmelidir ve dava durumunda öngörülmeyen hacizin değeri, haciz tarihi olarak belirlenmelidir.
TC
Yüksek mahkeme
Hukuk departmanı
T ü r km ik llet ia dina
Yargitay İ Lami
Bu hayır: 2023/5638
Karar No: 2024/2654
Kararınız incelendi
Mahkeme: İstanbul Bölge Adalet Divanı 23.
Tarih: 11.05.2023
Sayı: 2023/1105-2023/733
Davacı: Borçlu:
Sanık: Alacaklı:
Temyiz Muayenesi’nin Yukarıdaki Bölge Adalet Divanı tarafından verilen karar döneminde temyiz eden sınavın talebi üzerine, dosya davacı tarafından bu işle ilgili daireye gönderildi ve dosya içindeki tüm belgeler dava dosyası için rapor tarafından okundu ve incelendi:
Diğer temyiz itirazları mevcut olmasa da;
Alacaklı tarafından yürütülen uygulama işlemlerinde borçlu yürütme mahkemesine başvurdu; ******* Bağımsız bölümde, duvar, Mahkeme, Mahkeme, Mahkeme, Mahkeme, Mahkeme, Mahkeme, Mahkeme’nin, kısmen 360.000 TL’den az olması için, borçluya satıştan ayrılacak 360.000 TL’den daha az olmayacak olan 360.000 TL’den daha az olarak satılmaması için alınan uzman raporuna uygun olarak şikayet etmiştir. Mahkeme tarafından; Temyiz başvurusunun ilkeden reddedilmesine karar verildiği ve borçlunun söz konusu karar için temyiz talebinde bulunduğu görülmektedir.
İK’nin 82. maddesi, paragraf 1’in 1. paragrafı uyarınca; Borçlunun evine el konılamaz. Bir rezervin borçluya uygun olup olmadığı, haciz anında geçişin geçişinin sosyal statüsüne ve borçlunun ve ailenin ihtiyaçlarına göre belirlenir. “Buradaki Aile Olarak terimi geniş bir anlamdadır ve borçlu ile aynı çatı altında yaşayan kişileri kapsamaktadır. İcra mahkemesi uzmanlar tarafından, borçlunun uygun konutunu söz konusu ile yukarıda belirtilenlerle sağlamak için belirlendikten sonra, yer miktarı uzmanlara satılacak ve yukarıdaki kalıntı ücreti için gereken miktar borçluya bırakılmalıdır.
Kalite ve konuttaki bu kriterleri aşan yerler ve Makul Ölçümleri aşan ve ikamet için zorunlu unsurlar içeren odaları ve salonları kapsayan Hollanda dışındaki yerler makalede öngörülen amaca aykırıdır. Borçlunun görevi ve sıfatı, yukarıdakilerden daha muhteşem bir konutta ikamet etmesini gerektirmez.
Borçlu, taşınmaz mülkün bulunduğu yerde oturmak zorunda olmadığından, daha mütevazı bölgelerdeki uygun ikametgahın değeri uzman yaratıcılık tarafından belirlenmeli ve sonuca göre kararlaştırılmalıdır.
Somut olayda, hükmü temel alan uzman raporu, evin evinin değeri, uygun, net ve tek figürün değerinin yaklaşık 360.000 TL değerinin evin değeri ve evin değeri durumunda net, net ve tek figürü değerlendirmeden 367.000 TL’dir. Uygun değil.
Yasadaki ana borç borcun ödenmesidir ve sosyal ve ekonomik durum sınavları olmadan uygun olmak zorunda olduğu borçlu ve aile Efrad’ın doğru olmadığı düşünülmemiştir.
Yani, mahkeme tarafından yapılacak iş; Her şeyden önce, Borçlu, yasaya yükümlü olan kişiye, taşınmaz mülkün bu insanlar adına kayıtlı olup olmadığına, borçlunun sosyal ve ekonomik durum prosedürü prosedüründe nasıl borçlunun sosyal ve ekonomik durumunun nasıl belirleneceğini, daha sonra da borçlunun kuralların kurallarının tarihinde ek bir rapor almak için nasıl geçim yaratılacağını belirtmekle yükümlüdür. Durum durumunda haciz değerinin taşınması belirlenmesi, haciz tarihi itibariyle belirlenmeli ve karara sonucuna göre karar verilmelidir, ancak hükmün tamamlanmamış inceleme ve yetersiz rapora göre yazılı olarak sağlanması imkansızdır.
Sonuç: Borçlunun temyizlerinin itirazlarının kabul edilmesiyle, Kanun no. HMK no. Madde uyarınca, İstanbul Bölge Mahkemesi Mahkemesi, 23.05.2023 tarihli 23.05.2023 tarihli 23.05.2023 tarihli temyiz talebinin reddedilmesi üzerine mahkemenin reddedilmesi üzerine, 19.03.2022 tarihli, 19.03.20224 tarihli kararın bir kopyasının, adalet mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.