TC
YÜKSEK MAHKEME
Hukuk Departmanı
T Ü RK M İ LLET İ ADINA
YARGITAY İ LAMİ
BU NO: 2022/4171
KARAR NO: 2022/11007
KARAR İNCELENDİ
MAHKEME: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi
TARİH: 22/12/2021
SAYI: 2021/68-2021/2578
DAVACI: Borçlu:
DAVALI: Alacaklı:
Bölge Adliye Mahkemesi’nin yukarıda yazılı tarih ve sayıyla verdiği karar süresi içinde borçlunun incelenmesi talebi üzerine bu davaya ilişkin dosya büroya gönderilmiş, İnceleme Hakimi Armağan Keskin Sarıbaş’ın dava dosyası için hazırladığı rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra davanın gerekliliği görüşülmüş ve değerlendirilmiştir:
Alacaklının borçluya karşı başlattığı genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda; İlk derece mahkemesi, alacaklının ödeme emrinin tebliğinden önce takipten vazgeçtiğini, yüzde 2,27 oranında tahsilat ücreti ödenmesi halinde icra müdürlüğünün talep olarak işlem yapılmasına karar verdiğini ancak dosyanın ücret alınmaksızın süreçten çıkarılması gerektiğini belirterek, icra müdürlüğü kararının iptalini ve tahsilat ücreti alınmasına gerek olmadığına karar verilmesini talep etmiş; Ödeme emrine ilişkin e-tebliğ 14/08/2020 tarihinde alıcı hesabına gönderilmiş olup, tebligat aynı tarihte alıcı tarafından açılmış olup, tebligatın tamamlandığı gerekçesiyle şikâyetin reddine karar verilmiş, borçlu tarafından yapılan itiraz üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’ne; Temyiz başvurusunun esastan reddine karar verildiği görülmektedir.
İcra takibinde 492 sayılı Harçlar Kanununun eki (1) sayılı tarifenin B/I-3 üncü fıkrasına göre ve takip çıkışlarından itibaren takip aşamalarına göre tahsilat ücreti tahsil edilir, ancak bu tahsilat ücretinin oluşması için takip aşamasının gerçekleşmesi gerekir. (Ödeme veya icra emrinin tebliği, hacizin infazı veya satış işleminin sonuçlandırılması gibi)
Ödeme emri veya icra emrinin tebliğ edilmesi ancak bildirimden önce yapılan ödemelerden ve icra takibinden vazgeçilmesi halinde tahsilat ücreti alınması mümkün değildir. (20.02.1989 tarih, T.8385 tarihli HİGM genelgesi) 492 sayılı Harçlar Kanunu’na göre alacağın tahsilat bedelinin doğması için ödeme bildirimi veya icra emri gerekmektedir.
Ödeme emri veya icra emrinin tebliğinden önce yapılan ödemelerden tahsilat ücreti alınmaz. 492 sayılı Kanuna ek olarak verdiğim tarife numarasının icra ve iflas harçlarının B bölümünün I-3 maddesinde yer alan tahsilat ücretinin, yalnızca ödeme emri veya icra emrinin tebliğini takip eden işlemler için tahsil edileceği öngörülmüştür. (12. HD 10.03.2003 T 1505 – 4760 sayılı karar)
Öte yandan 7201 sayılı Tebligat Kanununun 7101 sayılı Kanunla değişik 7/a maddesinin 4. fıkrasında ise elektronik tebligatın, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihten itibaren beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağı düzenlenmiştir. Yine Elektronik Tebligat Yönetmeliği’nin elektronik tebligatın hazırlanmasını ve muhatabına iletilmesini düzenleyen 9. maddesinde, tebligat yapmaya yetkili kurum ve kuruluş, elektronik tebligat mesajını hazırlayarak UETS’ye iletecek, UETS ise elektronik tebligat mesajını zaman damgasıyla ilişkilendirerek muhatabın elektronik tebligat adresine ve elektronik tebligatın muhatabın elektronik tebligat adresine ulaştığı tarihle iletecektir. İşlemi takip eden beşinci günün sonunda tamamlanmış sayılacağı belirtiliyor.
Görüldüğü üzere 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 7/a maddesinde muhatabın elektronik tebligatı hangi tarihte almış sayılacağına ilişkin özel bir düzenleme yer almaktadır. Bu Yönetmeliğe göre, “Elektronik ortamda yapılan bildirim, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi takip eden beşinci günün sonunda yapılmış sayılır.” Sonuç olarak, elektronik tebligatta tebligat tarihi, elektronik tebligatın alındığı veya muhatabın e-posta hesabında okunduğu tarih değil, tebligatın muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi takip eden beşinci günün sonudur. Böylece muhatabın kayıtlı e-posta hesabının kontrol edilmemesi nedeniyle bildirimin sonuçlarının gecikmesi gibi bir durum söz konusu olmayacaktır. (HGK’nın 24.11.2020 tarih ve 2020/12-547 E. – 2020/924 K. sayılı kararı)
Somut olayda, alacaklının 06/08/2020 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla icra takibi başlattığı, 19/08/2020 tarihinde alacaklı vekili tarafından takipten vazgeçildiği, bu beyan doğrultusunda icra müdürlüğünün %2,27 oranında tahsilat ücreti ödenmesi halinde talep olarak işlem yapılmasına karar verdiği görülmektedir. Borçluya gönderilen ödeme emri, Tebligat Kanunu’nun 7/a maddesi ve Yönetmelik’in 9’uncu maddesinde belirtildiği üzere, tebligatın muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi takip eden beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağından, ödeme emri 19/08/2020 gün sonu olan 23.59:59 itibarıyla borçluya tebliğ edilmiş olup, alacaklı vekili de borçluya tebliğ edilmiştir. 19/08/2020 UYAP sistemi üzerinden. Saat 20.57 itibarıyla gün bitiminden, dolayısıyla ödeme emri tebliğinden önce takipten vazgeçtiğine dair bir açıklama yaptığı anlaşılıyor.
Dolayısıyla, ödeme emrinin tebliğ edilmesi halinde tahsilat ücreti alınması mümkün olmayıp, tebliğden önce icra takibinden vazgeçilmesi mümkün olmadığından, ilk derece mahkemesinin şikâyetin yazılı olarak kabulüne ilişkin kararı ve Bölge Adliye Mahkemesi’nin istinaf başvurusunun esastan reddi kararı yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmişti.
SONUÇ: Borçlunun itiraz itirazlarının kabulü ve yukarıda belirtilen sebeplerle, 5311 sayılı Kanun ile değiştirilen İBL 364/2. 6100 sayılı Medeni Kanunun 373/1 maddesine atıf yapılarak uygulanması gerekmektedir. Madde uyarınca Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesinin 22/12/2021 tarih ve 2021/68 E. – 2021/2578 K. sayılı kararı KALDIRILACAK, Ankara 15. İcra Hukuk Mahkemesinin 31/08/2020 tarih ve 2020/398 E. sayılı kararı ise KALDIRILACAKTIR. 2020/90 K. kararının bozulmasına, Talep edilmesi halinde istinaf avans ücretinin iadesine, dosyanın Asliye Ceza Mahkemesi’ne, kararın bir örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine 26/10/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.